22 Ağu 2012

Terör Örgütüne ve Yandaşlarına Daha Fazla İmtiyaz Tanındıkça Terör Eylemlerinin Coşması!!!


Okuma özürlü demagojik arkadaşlarımız için zorunlu özet: Haklar geri alınsın demiyorum terör bitsin diyorum.


Geçtiğimiz 9 yıla baktığımızda, kendini feshetmiş bir pkk, diyarbakır'da bile miting yaptıramayan bir kürtçü parti vardı.

O günden beri ne değişti?

Ekonomik;
-Teşvik yasası getirilip doğuda işyeri açmak kolaylaştırıldı.
- Devletin sosyal yardımların yarısından çoğu doğu ve güneydoğu'ya aktarıldı. 
- Doğan çocuk başı kaymakamlıklardan maaş (2005'te 150 tl idi şimdi kaç bilmiyorum)
- Her çocuğa kırtasiye yardım parası
- Neredeyse her aileye yeşil kart
- Devlet yardımlarının haricinde bir de akp'nin kendi dağıttığı beyaz eşya kömür vs.

Kültürel;
-Kürtçe televizyon
-Yer isimlerinin kürtçeleştirilmesi
-Kürt dili ve edebiyatı bölümlerinin açılması
-Kürtçe eğitim hakkının serbest bırakılması
-Kürtçe yayın hakkının 24 saat serbest bırakılması
-Kültür bakanlığının bizzat kürtçe kitap basması

Demokratik;
-Daha önce meclisten yaka paça kovulup hapse atılırken mecliste türkiye devleti ve halkını iç savaşla tehdit edebilecek kadar şımartılmaları.
-Mevcut İktidar'ın dialog ve uzlaşmacılık adına baş şerefsizi bile muhattap almaları, pazarlığa oturmaları.
-ülkücü mafyanın bitirilmesi.
-Taş atan çocukların cezasının yarıya indirilmesi
-Pkk destekçilerine karşı yargısız infaz ve faili meçhullerin bitirilmesi. o zamanki faillerin aranmaya başlanması, yargılama sürecine hazırlanması.
-Af çıkarılıp kapsamının genişletilmesi.

Pkk ve Bdp'li Destekçilerinin Geldikleri Nokta;
-Oylarını arttırıp milletvekili sayılarını ikiye katlamak.
-Solcu işbirlikçiler yüzünden sosyalistler ve solcu sanat-entel camiasından tam destek görmeleri.
- Pkk'nın nüfuz edemedikleri dindar kürtlere altan tan gibi din tüccarı ajanlar ve imam kılığındaki çocuk tacizcisi cia ajanları sayesinde nüfuz ederek desteklerini arttırlamaları.
-Bölgedeki kürtler arasında desteklerini arttırıp, akp, chp, dsp hatta mhp ilçe başkanlıklarından bile bdp'ye katılım sağlamaları.
-Van Gölü'nün güneyinde kısılıp can çekişen bir pkk/bdp'den kastamonu ve samsun'da bile adam öldürebilecek, istanbul'un orta yerini yıkıp türk bayrağını indirebilecek güce ulaşma.

Karşılığında Son 9 Yılda Aldıklarımız;
- Genç kızlarımızın, yaşlılarımızın otobüslerde canlı canlı yakılmaları
- Bombalanan metropoller, öldürülen bacağı kopan kadınlarımız,
- Üniversitelerde kürtçüler tarafından bıçaklanarak katledilen türk gençleri
- Yurtlarında canlı canlı yakılan lise öğrenciler
- Çarşı izinlerinde askerlerin silahsızken kurşunlanması 
- Kahpe mayınlar, dağlıcalar, aktütünler...
- Ellerinde bomba patlayan (polise atsın diye bdp'liler tarafından tutuşturulan) 7 yaşındaki çocuklar
- Evlerimizin önünde arabalarımızı yakan bdp'liler
  
- Dağlıca baskını için kürtçe zafer türküsü yazıp, düğünlerinde neşeyle buna eşlik ederek halay çeken kürtler ve örnek gösterilebilecek gündemdeki son olaylar...

Son söz olarak daha denilecekler açık ama yine siz blogger'lara ve takipçilere bırakıyorum...



EZAN DİNMEZ, BAYRAK İNMEZ.
ŞEHİTLER ÖLMEZ VATAN BÖLÜNMEZ...

7 Ağu 2012

Şarküteri Reyonundan Ekrana...



Şehitlere saygısı olmayan, yaşadığı, gezdiği, maaş aldığı, haberlerini sunduğu ülkeye de saygısı olmayan insan olduğunu anladık Nur Tuğba Algül'ün.. 

Ve yine sosyal medyada da bazı orospu çocuklarının hiç bir şeyin sikinde olmadığını, "Şehit mi? o ne la" tavırlarıyla savunduğu spiker. O şehit ki biri anasını laf attığı için ya da babasını sıkıştırdığı için kardeşine tecavüz edildiği için, evi, barkı için değil, o spikerin İstanbul'da rahat gezebilmesi, bombalı saldırı yapılmaması, o kanalın sahiplerinin rahatı, sizin, benim burada böyle bir platform'da özgür bir ülkede yazı yazabilmemiz için ve bunların farkında olmadan askerliğin zorunlu olmasıyla şerefsiz vatan hainlerin kurşunlarıyla belki de param parça olarak şehit olmuştur. Eğer bu ülkede yaşayıp ve ilk sana gelen bu haberleri topluma ulaştıran bireysen şarkı söylemeyeceksin arkadaş.

Bu arada hala bu kadını  (@nurtugbaalgul) savunanlara anlam veremiyorum. bir insana yapılabilecek en kötü şey onu yok saymaktır, bunu unuttunuz mu? 



Diyelim ki, çocuğunuzun okuluna gittiniz, teneffüste öğretmenler odasının önünden geçerken öğretmenlerin limbo oynadığını gördünüz. Aferin dersiniz değil mi? gittiğiniz bankadan çıkarken sigara molası vermiş bankacıları uzun eşşek oynarken görürseniz çok mutlu mu olursunuz? Ya da bir yakınız hayatının son anlarını yaşarken, onu kontrol eden doktorla hemşirenin kahkalarla gülmesini ve şakalaşmasını da normal mi karşılarsınız?



Kendine gelen müşteriyi siftah yapmayan arkadaşına yönlendiren o insanlara ne oldu? bu kadar mı kayboldu incelikler?

Neyse, durum anlaşılmıştır ki; Nur Tuğba Algül gibilerinin şehitlere bile saygısı kalmamış. Ama gün olur onun da bir sevdiği ölür, dinleriz şarkılarını! Bunca şeye rağmen toplumu duyarsızlaştıran tansiyonu düşüren ve "ne var ki bunda ayrıca sesi de güzelmiş kızın" diyen insan müsfetteleri: Siz neyin kafasını yaşıyorsanız sizi yaşatan o kafanın, o sıfatın ortasına sıçayım.



Not: NTV'nin gerekli ceza verilecek sözü bugün eyleme dönüşmüş, İşine son verilmiş.

Tepkimi, Aşağıdaki 2 video'yu izleyince daha da iyi anlayacaksınız.



Nur Tuğba Algül'ün Sunumu;







Şehitlerimizin adını okuyamayan TRT Spikeri Deniz Demir'in Sunumu;
(Spikerlik Böyle Yapılır Dedirir)



(@nurtugbaalgul
 twitter hesabıdır)

3 Ağu 2012

Adam Haklı. Şimdi Dağılın :))

Sokakta Bulduğu İçi Para Dolu Çantayı Sahibine İade Etmeyen Onur Sürmeli, Harbiye'deki Lüks Dairesinde Basının Sorularını Yanıtladı: "Salaklığın lüzumu yok..."




Yaklaşık iki ay evvel yolda bulduğu içinde tam 650.000 TL bulunan çantayı sahibine iade etmeyen Onur Sürmeli(32), Harbiye’deki yeni evinde basının sorularını yanıtladı. Çantanın içinde para olduğunu fark ettiğinde ne hissettiği hakkındaki soruları; “O an heyecanla ne yapacağımı tam olarak bilememiştim. Sahibinin gelmesini mi beklesem, karakola mı götürsem derken bayağı kararsız kalmıştım. Şimdi ise sakin kafayla ne kadar doğru yaptığımı görebiliyorum. 650.000 TL'den bahsediyoruz burada. Salaklığın lüzumu yok...” sözleriyle yanıtlayan Sürmeli, almış olduğu karardan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.


“Parayı kuruşu kuruşuna hak ettim...”

Çantayı nasıl fark ettiği hakkındaki soruları yanıtlayan Sürmeli; “Ben işsizim, o gün de biraz sirkecide dolanayım dedim. Karşı yönden gelen insanlar, 'bomba heralde hızlı biraz' falan diyerek panik halinde ilerliyorlardı. Biraz daha ilerlediğimde çantayı gördüm. Eli telefonda bomba ihbarı yapanlar, sağa sola koşuşturanlar derken müthiş bir cesaret örneği göstererek gittim çantayı açıp içine baktım. Bu örnek davranışımın da herkese ders olmasını diliyorum” diyerek, parayı son kuruşuna kadar hak ettiğini dile getirdi.

“İlk iş emlakçının yolunu tuttum...”

Böyle durumlarda insanlık namına parayı karakola götürmesinin daha doğru olup olmayacağı da kendisine hatırlatılan Sürmeli; “Ahaha vallahi ne yalan söyleyeyim o ihtimal benim de aklımdan geçmedi değil. Çantayı elime alıp şöyle bir etrafta karakol var mı yok mu diye bakındım, ancak göremeyince de her işte bir hayır vardır diyerek ilk iş olarak emlakçının yolunu tuttum.”

Tobacco Shop ve Harbiye’de 3+1 lüks daireye giden süreç

Olayın ardından bir süre arkadaşlarının ve yakın çevresinin tepkisiyle de karşılaştığını söyleyen Sürmeli; “Yok günahtır haramdır falan gibi itirazlar yükseldi başta. O biraz da hasetliklerinden oldu tabii. Oturduk tartıştık. Bu 10.000 lira, 20.000 lira değil ki gidip iade edeyim. Bayağı balya balya 650.000 TL sıcak para. Neyse sonra kendilerine de 3-5 bir şey düşeceğine ikna olduktan sonra onlar da bana hak verdiler zaten.” diyen şanslı piç, konuşmasına şu sözlerle devam etti:

“Sonraki süreç zaten bildiğiniz gibi, şahane bir ev ve her zaman aklımda olan tobacco shop fikri hayata geçti. İyi de kazanıyor şimdilik çok şükür. Yeri merkezi, ha bak insaniyet falan diyorlar, buyrun orada 4 kişi istihdam ediyorum ben. Sigortaları da eksiksiz yatıyor. Herkes benim gibi dört kişi çalıştırsa bu memlekette işsizlik mi kalır?”

Yeni projeler yolda...

Bir anlık “ne oldum” heyecanı ile parayı çar çur etme lüksü olmadığını, paranın bu devirde hiç de kolay kazanılmadığını da sözlerine ekleyen Sürmeli; “vergisi, toptancısı, çalışanların maaşı derken bir ton masrafı var o dükkanın. Kolay değil... az çok da bırakıyor ama, çok şükür. bir de paranın işte harcayamadığım bir kısmı duruyor, şu karşı daireyi de düşünüyorum. Kiraya veririm, hem gözümün önünde ,hor da kullanamaz gelen. Ee, para zor kazanılı... arkadaşım, arkadaki... evet elinde mikrofon olan. Niye küfür ediyorsun arkadaşım sen oradan geldiğinden beri? Allah allah... Anlaşılıyor buradan ne dediğin... Çık git lan evimden, serseri!” diyerek basın toplantısını noktaladı.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Ara